Kocaeli'de bugün son derece zayıf gözüken bir program var, ancak tecrübe ettiğim kadarıyla misli oyun vermemi kimse istemiyor.
Yorumlardan yola çıkarak misliyi sizler yapıyorsunuz ama benim sağlama almam daha çok tercih ediliyor.
Daha önce defalarca 3-4 tl'lik şablonlar verdim, dört tekin üçü geldiğinde ve şablon beşte kaldığında bir tatminsizlik oluyor.
O yüzden 'biz bulalım da ne verirse versin' demek, en azından Kocaeli gibi bir yer için daha doğru sanırım..
Yine de misliciler için virgül ve çizgi olarak ayırdım.





RÜZGAR GOLD: Sevgili Furkan Karakurt'tan bahsetmek istiyorum öncelikle.. Bildiğiniz gibi jokeyleri en sert eleştirenlerden biriyimdir.. Çünkü sadece bizim değil, at sahibinden seyisine, antrenöründen idman jokeyine kadar ortaya konulan bir emek var ve 1 dakika içerisinde verilen saçma bir kararla hepsi yerle bir olabiliyor.
Evet zor bir meslek farkındayım, herhangi bir jokey attan düştüğünde eğer bahissever değil yarışseverseniz içinizin cız etmemesi mümkün değil.
Ancak bir jokey, eğer iyi yerlere gelmek istiyorsa birtakım insiyatifler almak zorundadır.
Antrenörlerin işi atı yarışa hazırlamak mıdır yoksa yarış içerisinde atının nerede gideceğini, koşunun analizini yapmak mıdır? Ben hayatımda bir tane antrenörün, eğer açık yarış değilse, kendi atı dışında diğer atları tamamen tanıdığını görmedim.. Eğer antrene ettiği bir at şimdiye kadarki yarışlarında ikramiyeyi ona hangi taktikle koşup kazandırmışsa, istisnasız her yarışta aynısını yapmasını istiyor.
Rezillikten başka bir şey değil, her yarışın tenposu aynı mı olur?
E şimdi sen böyle bir ortamda, bunların aşırı kötü olduğunu görüp 'antrenörü dinlemezsem bir daha bana atını vermez' endişesi taşırsan, büyümemeyi, gelişmemeyi de göze almışsın demektir.
Sevgili Furkan'ı geçtiğimiz günlerde özellikle sosyal medyadan çok eleştirdiler.. BABAESKİ'ye binişini mi yoksa ROWDY'e binişini mi eleştirdiler bilmiyorum, ikisinde de skandal sürüşler yaptı. Ama benim için çok daha korkunç olanı BABAESKİ yarışıydı.. Çünkü yarış boyunca inatlaştı, atı mahvetti..
Geceden kendisini, BİR ÜMİT ile GALAPAGOS'un kamçı sopa gidecekleri konusunda uyarmıştım ancak antrenörün padokta 'kaç git' demesi kendisinin elini kolunu bağladı.
'Ben bilmiyor muyum atı bekletmeyi, antrenörü öyle diyor, ne yapayım?' dediği an ona ya da diğer hiçbir jokeye kızamıyorsunuz.
Sevgili Sinan Özen'i de daha önce eleştirmiştm çünkü TOVİN'e bindiğinde rakibiyle 600 metre kamçı sopa gitmişti.
Benim tanıdığım her jokeyin yarıştan sonra açıklaması ' sizler doğrusunu söylüyorsunuz ama atın antrenörü padokta uyarmama rağmen -sonuncu olsa da dediğimizi yap' diyor' şeklinde..
Furkan'ın yarış sonrası attığı tweet ise talihsiz olmuş, '2-3 tl oyun oynayıp gelmeyince bize beddua edenleri Allah'a havale ediyorum' demiş..  Anlatmak istediği şeyi yanlış ifade etmesi sonucu haklıyken haksız konuma düşürmüş kendisini..
Ancak burada esas sorgulamamız gereken antrenörlerin berbat ötesi olmaları.. Çünkü hangi jokeye skandal bir binişi sonrası sebebini sorduysam 'adamlar öyle istedi' diyor..
Ben jokey veya antrenör olsam, tüm vaktimi şu ankinden farklı bir şeye ayırmazdım, yarışları analiz eder ve ona göre taktikler geliştirirdim.
Yani antrenörlük bir atın tüm eksiklerini giderip onu sağlıklı bir şekilde yarışa hazırlamaksa, rakip ve koşu analiz etmeye vakitleri yoksa o zaman bıraksınlar yarışın analizini başkası yapsın..
Pek çok arkadaşım var bu işin okulunu okumuş ama imza atnrenörü olmaktan öteye gidememiş.. Daha önce bahsetmiştim, 30 lira ganyanı olan bir atı, antrenör bir arkadaşım, o atın antrenörüne kaçırmasını tavsiye etmiş ve at fotoda 2.kaldığında adam 'senin yüzünden kaybettik, beklesek kazanırdık' demiş..
Kime neyi anlatacaksın ki? Jokeylere evet kızıyoruz ve haklı sebeplerimiz de var, en başta insiyatif almamaları ama antrenörlerin % 90'ı ne yazık ki berbat ötesiler..
O yüzden en azından aprantilere fazla yüklenilmemesi gerektiğini düşünüyorum.. Çünkü antrenör için atının sonuncu olması önemli değil, sözlerinin dinlenmesi önemli.. Bu çocuklar da 'bir daha atını vermez' korkusuyla istemedikleri şeyleri yapıyorlar..
Yine de kendi mesleğinde risk almazsan, büyümenin de imkansız olduğunu unutmamalılar..

Herneyse, yarışa gelecek olursak, TOKATÇI'yı önüne alacak olan RÜZGAR GOLD'un düzlüğe tuta tuta girip ayırmasını bekliyorum.
BANKOMDUR..








ATASOY - ADINI SEN KOY: Tam bir Kocaeli kumu aşığı olan ATASOY'un en iyi uyum sağladığı jokey ise kuşkusuz Özcan Yıldırım..
Atı çok iyi tanıyan ve aşırı uzun sprinti olduğunu bilen Özcan, tam da gerektiği gibi 1000'den itibaren telşviklere başlayarak ATASOY'un gücünü almasını sağlıyor.
Adapte konusunda zaten bir sıkıntısı yok, tuta tuta 2.3.lükte gidebiliyor.. Tek sorunu teşvikle..
Çünkü ağırkanlı bir at ve 'hadi' dediğinde bir anda asla hızlanmaz.. O yüzden Özcan CEMCEM'e bindiği stili ATASOY'da da uyguluyor.
Tabi 1400'de ayağına çabuk, ivmelenen atlar bir araya gelmişken ATASOY'un işi kolay değil ama müthiş bir yarış karakterine sahip olduğu için ben bir şekilde kazanmasını bekliyorum.
Bana göre tek rakibi ADINI SEN KOY'dur..
ARZAK'ın Sinan ile kazandığı yarışında bekleme yapması ADINI SEN KOY'un bugün önde boş kalabileceğini gösteriyor.
Bu at boş kalırsa 1400'de kolay kolay da yakalanmayabilir.
Sonuç olarak iki atla bence rahat yarış izleriz..








ASLANCAN: İlk iki yarışında sahadaki kurnazlar tarafından tek yazılan, yarışta hiçbir varlık gösteremese de özünde gerçekten iyi bir at olan bu isim, bence tam da hazır olmadan sert rakiplerle yarıştı.
Sonuçta ilk koştuğu yarışında MARUFTAY'lar falan vardı ve 1.05'ti son dakikaya kadar.. 
Bugünkü rakipleri ise adeta yürümeyi bilmiyorlar.. Yarışın sonu gelmek bilmeyecek.
Artık hazır durumda olan ASLANCAN için daha iyi bir grup bulunamazdı.
Bence kazanır.. Misli oyunlar burada altılıyı hem para yaptırıp hem de fazla misli yaparak inanılmaz bir avantaj yakalayabilirler..
Yine de sağlam kuponlarda tek bırakılmaması lazım çünkü şu ana kadar doğru düzgün bir performansı yok.
Rakipleri şablonumdadır..











BABALARIN BABASI: Asrın bankosu önermeyi düşünürken mesafeyi gördüğümde bir anda endişeye kapıldım.
Seri bir sprinti olan, son derece de dayanıksız bir at olan BABALARIN BABASI, kendisine göre uzun sayılabilecek mesafede bu kadar güvenmemi hak ediyor mu?
Önüne SÜZÜLKAN'ı, KIZIM BÜŞRA'yı alıp, acele etmeden bariyerde 3.lükte giderse mesafeyi kısaltma şansı olacak.
Teşviğe anında cevap verip yürüyen bir at olduğu için son metrelere önde girmesini bekliyorum.
Ancak nefes kapasitesi yeter mi ondan emin değilim.. 1500'e kadar asrın bankosuydu ama daha uzayan mesafelerde sadece 'rakipli tek'imdir..






ALTILI ŞABLONUM:

1.AYAK: 3
2.AYAK: 5,7,4,3,1,2,10,8,6
3.AYAK: 2,1,3,7
4.AYAK: 3,1
5.AYAK: 2 / 7,9,1,3
6.AYAK: 4 / 1,3,6