Sevgili dostlar birkaç konu ile alakalı değerlendirme yapmak istiyorum.
Öncelikle İzmir'le alakalı üç konu var; birincisi pist değişikliği, ikincisi tek at dışarıda bırakmam, üçüncüsü de çıkacak at mevzusu..
Mart ayında çim yarışlarını başlatıyorsun ama en ufak yağmurda ölçüm değerini yalandan 5'in üzerinde açıklıyorsun.
Çim piste zarar gelmesin, uzun vadede masraf olmasın ama çim bekleyen atçıların da gönlü olsun. Oh ne ala!

Youtube yayınları için sizlere yalan söylemeyeceğim, bana maddi manevi çok faydası var ve önemsiyorum. Çünkü beni tanımayan veya önceden tanıyıp sonrasında izimi kaybeden pek çok kişinin takipçim olmasını sağlamış bir platform..
Ancak ilk kez, iki gündür ciddi anlamda zararını gördüm.
Geceden veya bir gün önceden tahmin olayı, hem pist değişikliği veya çıkan atlar hem de emek hırsızlarından dolayı pek sıcak baktığım bir şey değil.
Ama yayın olunca erken bitirmek ve hazırlanmak zorundasın.
Havanın Perşembe günü yağmurlu olmayacağı biliniyordu, dolayısıyla tahminlerimi nemli kum ve yumuşak çim'e göre yaptım.
Tanıdığım bir jokeye ise son ayakta bineceği atı idmanda aldığını, durumunun nasıl olduğunu sordum.
Tamamen iyi niyetli bu soruma aldığım yanıt atın iyi olduğu ama yağmur çok yağar, pist de değişirse yarıştan kesin olarak çıkarılacağı oldu.
Ben de bunu hem katıldığım programda, hem de bugün sitedeki yorumlarımda belirttim.
Antrenörü son dakikada ' Bursa'dan atı o kadar getirdik, koşalım' demiş sözde ya da bana bir oyun oynandı bilmiyorum.
Tabi bu bana ders oldu ama bilgi almaya çalışmam tamamen daha iyi tahmin sunabilmek adına iyi niyetliydi. Bundan da hiçbirinizin kuşku duyacağını zannetmiyorum, sadece açıklamak istedim.
Öte yandan, GRAND SUN'u neden dışarıda bıraktım? 
5 Ocak tarihli bir yarış var, 51,5 kg GRAND SUN , 59 kilolu GOSPODIN'ı burunla geçiyor ve onun üzerine defalarca yarış koşuyor.
Karşısında müthiş formda atlar ama o kadar kabiliyetsiz jokeyler ki, kimse de 'yarış yavaş geçecek, atımı geride boğmayayım' demiyor.
İ.S.Söğüt çıkıp ÖZENGER'i takibe alarak sıklet avantajını kullanıyor. Bu atın kazanması akıl mantık işi değil ama bazen tutmasan da tek atı dışarıda bırakmayıp yazacaksın, orada hata elbette benim.


Gelelim Kocaeli'ye.. 
Normalde moralim bozukken modumu yüksek tutabilen biri değilim, buna rağmen Kocaeli tahminlerimde giriş cümlem 'enerjim çok yüksek, özellikle 1.altılıda umutluyum' dedim.
Dakika bir gol bir, ilk koşuda hata yaptım. Favorileri beğenmiyorken çizgi çekilecek bir ayak değildi.
Ayrımsız altı ata şans vermem gerekirdi, cazip olan da bizde vardı.
İkinci koşuda da ADA KIZI idmansızlığının azizliğine uğradı. Normalde iyi olsa LONG PLAY'e kaybedecek bir at değil. Ölüsü fotoda yarış bıraktı düşünün.
Burayı iki at bırakabilirmişiz. DESERT FAIRY alt grup atı, STAINLESS de bariz yarış görecek.
Üçüncü koşuda MAYRA SULTAN bankomuzdu, kazanmayı bildi.

Altılı ganyanın ilk ayağında geceden 'tek yazarım' diye çıkardığım bir at vardı; YİĞİTTAY..
İnanılmaz yükseldim bu ata ama yanına tam yedi rakip önerdim. Zaten burada kaybettik.
Tek olmamasının iki sebebi var; biri startta çok takılma ihtimali ( ki bu durumda göz göre göre bize bu atı tek oynatıyorsun diyen çok kişi olacaktı biliyorum ) diğeri de son günlerdeki isabetsizlikten kaynaklı özgüven eksikliği oluşması.
Bu arada bu atı % 2 iken paylaştım, kendi atıymış gibi paylaşan hırsızlara ise diyecek söz bulamıyorum, bu ahmaklara esas tepkiyi sizlerin vermesi gerek..

İkinci ayakta hemen sevincimiz kursağımızda kaldı ama ben kendime aşırı kızdım.
Çünkü dün geceki notlarımda toplamda dokuz atta WARRIOR JUSTEN varken, bugün ne olduysa elediğim at olarak bile belirtmemiştim.
Programın zorluğu ve benim önceki dört koşuda yeterince risk alamamamdan kaynaklı bu ayağı sağlam izleyemedik.

Üçüncü ayakta İLK PARILTI yorumumu biliyorsunuz, tekrarlamayacağım ama banko olmasa bile en fazla 2-1 geçmeliydim. GURBET ATEŞİ yorumuma dikkat etmişsinizdir,  '2.3.lük daha yüksek ihtimal' dememe rağmen ekliyor ve kuponu uçuruyorum.

Dördüncü ayakta derin bir oh çektim çünkü BEYOND benim yazabileceğim bir at değildi.
Ama burada ve sonraki koşuda çok ağır konuşacağım, bu kadar yetersiz bir jokeylik becerisi olamaz.
Yahu kabiliyetsiz, en ciddi rakibin AKINCI bekliyor, en ciddi diğer rakibin LORD OF YILDIZER kötü çıkıyor, HEADMEN seri değil.
Atın fırlamış, teşviği de geç, kolunu hareket ettirsen at kendiliğinden 3 boy yapacak, tek yapman gereken kafayı almak, sen gidip bu atı dışarıda bırakıp 4.lükte götürüyorsun.
İnsaf be kardeşim, eğer direktif de buysa ekibe de kocaman bir yazıklar olsun ama benim burnuma bu yarışla alakalı gerçekten pis kokular geliyor. Uzun zamandır ilk kez söylüyorum bunu. Kafayı alanın net kazanacağı bir yarışta bence dümene geldik..

Beşinci ayakta kazanan ANOTHER PLACE yazılmayacak bir at değildi ama burada riske girmemek koşuluyla.. 4-5 atta yazılacak bir attı, sırf forma renginden çarpı atılırdı ama buralara dolu dolu gelince mecbur kıstık.
Gelelim Tolga'ya, açın yarışı lütfen izleyin, CYLMORE bu yarışı hiç kaybetmez. Defalarca dur kalk, finalde de 3.lük. Eküriye de helal olsun, ikidir hem fiziki hem de mental bitik olan bir adama at veriyorlar. Umarım sonraki yarışında da Tolga biner, ömür boyu kara listemize alırız.

Son ayakta ise yine diyecek bir şey yok. Geçen hafta padokta gördüğüm ve çok beğendiğim tempo kurbanı olan GECEKRALI daha çok sevdiği Kocaeli'de beklediğim gibi güle oynaya bir yarış kazandı.

Finalde ise ne YİĞİTTAY'ı ne GECEKRALI'nı tek yazmış olduk. Teki de geçtim, benim açımdan günün en çok at yazılan ayakları oldular.
Üstüne de bu atları alıp alıp kendi atlarıymış gibi paylaşan sahtekarları izledik..



Özetle, mental olarak yorgunum, karşılaştığım talihsizlikler de ne yazık ki yıpratıyor beni.
Bugün hayatımda ilk kez 'yapılacak başka iş mi yok Berkay' diye düşündüm.
Ama buradaki yüzlerce kişinin bana değer verdiğini ve beni kaybetmek istemeyeceklerini biliyorum, dolayısıyla ben de yüzüstü bırakmak istemiyorum.



Antalya için en geç 13.00'te görüşmek üzere..

İzmir'de ise pist değişikliği net olmadan erken tahmin vermem ne yazık ki zor ama bu aralar birinci altılıları daha çok sevmeye başladım.
15.00'e kadar pist durumu netleşmiş olursa, en geç 16.30'a kadar İzmir'i de yayınlamış olurum.