Çok zaman aldığı için bir süredir gün sonu değerlendirmeleri yapamıyordum ancak her sene olduğu gibi çok da iyi gitmeyen sezon sonu sonuçlarına istinaden bu aralar gün sonu değerlendirmeleri yapalım ki, hem takip atlarımız olur hem de özeleştirimizi yapıp bazı gerçeklerin de farkına varırız..



Ankara yarışlarından başlayacak olursam, Mayıs Haziran ve Temuz aylarını güzel geçirdik genel olarak bu ilde ama Ağustos'un sonları ve Eylül'de inanılmaz sonuçlar çıkmaya başladı..
Bunlardan bir tanesi de dündü..


İlk ayak akıllara zarar bir koşu oldu, MAN OF HEART startla beraber arkaya 40 50 metre fark yaptı, diğerleri uyudu ve öyle de bitti..
Buradaki atlar zaten bitik, MAN OF HEART kalite olarak çok daha üstündü ancak yine de böyle bir yarış gidişatının izahı olamaz.
Muhtemelen incelemeye alınacaktır.
Geride 2.3.4.olan atları bu sene takip listemizden tamamıyla kaldırabiliriz, tamamı bitik vaziyette..


İkinci ayak IGUAZU FALLS 'ın üstün olduğunu belirtmiştim zaten ama zaten altılıyı burada kaybettik.. Net öne çıkan favori bir atın yanına sekiz at yazınca yanlış kurmuşsunuz demektir ve sonraki koşulardan da bi yarar gelmeyeceğini gösterir.
IGUAZU FALLS iyi bir yarış kazanmadı belki ama tam da bu seviye atları geçebilecek performans ortaya koydu..
Beni hayal kırıklığına uğratan ise SHE IS THE SHOW'du çünkü S.Boyraz en geride olağanüstü sakin kalarak her yerde bana 'kazandı' dedirtti..
Safkan düzlüğe hala tuta tuta çıkmasına rağmen teşvikle beraber hiç işlemedi ve gördüğüm en net 'binişe ihanet' performanslarından biriydi. Kolay kolay yarış kazanamaz bu at ama hep de kendini tabelada gösterir.



Üçüncü ayakta; OSMAN BABA bankomdu,rakip olarak da WHITE SPEAR yerine CATCH THE RYTHM seçtim.
Bunun sebebi daha iki hafta önce WHITE SPEAR'i 8 boy yanına yaklaştırmaması, ilaveten bu kez önde boş kalacak olmasıydı.
Dirençsiz bir at olduğunu biliyordum ve bunu yorumumda da belirttim ama bu kadar boş kalıp bu kadar kolay teslim olacağını da düşünmezdim açıkçası.. Oysa yarış tam da istediği tempolarda başlamıştı.
Ben bu iki at kıyasında yanıldım ama CATCH THE RYTHM tam anlamıyla hayal kırıklığı yarattı.. Gerçek gücü bu değil ve umarım problemi en kısa sürede çözülür..



Dördüncü ayakta; gördüğüm en kötü atlardan biri olan BEDESTAN bitik atları geçmeye devam ediyor.. BEDESTAN'ın tek bir özelliği var o da tuta tuta yüksek tempolarda arttırarak arka grubu dağıtması..
Peki dağıttıktan sonra ne oluyor? İnanılmaz bir şekilde duruyor ama siz eğer bitik ve dağılmışsanız aldığı avansı bazen emekleyerek de olsa fotoya kadar koruyor.
İşte böyle bir yarış izledik dün.. 60 kilolu 1200-1300 atı BEDESTAN, 1400'de kazanıyorsa arkadaki atları en az bir sene kara listeye göndereceğiz demektir.

 

 

 

Beşinci ayakta; ZAHRA iyi start alamadı ama bu kötü performansı starta bağlamak olmaz, ben rakiplerin çok vasat atlar çıkmasını beklerken, bayağı bayağı 4-5 tane çok iyi at çıktı..
Dolayısıyla akıllarda tek bir soru, bazı galoplar saklandı mı?


 

Son ayakta ise; TERMELİ KIZ'ı da tıpkı IGUAZU FALLS gibi ön plana çıkarıp yanına 8-9 at falan önerdim.
Sürüne sürüne kazandı ama bir şekilde kazanmayı bildi.. 




Sonuç olarak son derece başarısız bir programdı ama şimdi bakıyorum da, çok kötü geçirdiğimiz bu programda bile IGUAZU FALLS ve TERMELİ KIZ üzerinde yoğunlaşsak çok da başarısız olmayabilirmişiz.
Altılıya yaklaşamamızın nedeni tamamen ikinci ve son ayak oldu..








 

Kocaeli'de ise;


ilk ayakta UTKUCUK'u tek yazmadığıma pişman oldum açıkçası.. Çünkü Kocaeli yarışını en geride gidip kazanarak beğendiğim bu atı tam da bu sebepten Bursa'da tek yazmıştım.
Erken yürüdüğü için M.Demirbaş'a çok kızdık ve düşünceme göre özellikle KING AREL, UTKUCUK'u Kocaeli'de geçemezdi.
Zira AREL hafif kum olan Bursa'da iyiyken, UTKUCUK önceki yarışını daha kaba kum olan Kocaeli'de kazanmıştı zaten.
Ancak beni endişelendiren SAMURAY ve KUZGÖLCÜKLÜ'ydü.. KUZGÖLCÜKLÜ'nün bariz bir şekilde gücü yetmedi, SAMURAY ise kazanabilirdi.
Zira bu tempolarda UTKUCUK'un bu kez çok daha doğru binişle 3-4 boy yapması gerekirken, sonlarda adeta fotoyu zar zor buldu.
SAMURAY'ı daha çok beğendim finalde.. KUZGÖLCÜKLÜ'nün formu iyi ama daha alt gruplarda kollayacağız, ÖZAY SUZANANA ise önde bomboş kalacak ve 55 kg altı olacak ki o zaman oynayabilelim.



İkinci ayak berbat ötesi bir yarıştı.. Bu yarıştan çıkarmamız gereken tek ders bence şuydu; bazen 2 ya da 3 kaçak at olduğunda, o atları kafamızda koşturduğumuz gidişatta birbirlerini temizlesinler diye öne salıyoruz ama bu ciddi bir yanılgıya sürüklüyor.
AKAN PINAR bekledi, GENÇ MİMAR'ın da 2 gideceği tuttu ve yarış bir anda rolantiye döndü..
Oysaki kafamızdaki gidişatta sert bir tempo olacak ve düzlükte işler karışacaktı.
Öyle olmadı, kazanan daha formda olan ASLIŞAHANE olurken, genel olarak kötü bir yarış olduğu için de buradaki atların tamamı kara listeye girdi bende..






Üçüncü ayakta; JUST DIAMOND ile keşke başka bir günde karşılaşsaydık.. Zor bir programda güvenebileceğimiz tek isim olurdu ve yüksek ikramiye kazanabilirdik sayesinde..
Başka bir teke daha çok güvendiğim için tek gibi anlattığım DIAMOND'un yanına dört at daha yazdım.
MİRAHOR kış sezonunda burada devam ederse çok iş yapacak, BABAROS da öyle..
Hatta kilosu düşüp mesafe 1400-1500 olunca ES ROBERO da...





Dördüncü ayakta; KUMRU'nun olmayacağını ilk başta söylemiştim, SONATA ve FİLİNTA'nın da öyle..
LION EMPIRE bankomuzu geçebilecek tek at olarak LAST CONQUEROR görmüştüm ama son yarışlarında formsuz gözüken LUCKY JESTEN'den geldi esas etkili yarış..
Burada şansımız yaver gitti ve fotoda tekimiz galip çıktı ancak şu da var; A.Kurşun en başta at fırlamışken liderliği M.Kaya'ya bırakmamalıydı.
Sonra bastırıp aldı, sonra Mehmet bir daha aldı.. Tüm bunlar atın sonlarda direncinin kırılabileceğine işaretti ama Kocaeli'yi öyle özlemiş ki 200-300 metre seri sprintini sürdürdü...
Eğer Mehmet kurnazlık yapmasaymış veya Ayhan biraz akıllı olsaymış aradaki fark 3 boyun altına hiç inmezmiş..




Beşinci ayakta; çizgi çektiğim için çok pişman oldum çünkü beni şablon fiyatı üzerinden eleştirenlere laf vermek en hazetmediğim şey..
Ben çizgi sonrası atlarım geldiğimde boyamıyorum bile sarıya.. Reklam peşinde koşmuyorum ki Twitter'da 1.45'lik bankosu geldiğinde övünenler var.
Dün altılıyı buldum ama bunu sarıya boyamak, Twitter'a koymak falan hiç içimden gelmedi çünkü son iki haftadır kaybettiğimiz için biraz pişkinlik olurdu..
Yarışa dönecek olursam; Hışman fırlayan İLK PARILTI'yı çekerek çok yanlış yaptı çünkü yarışın süratli geçeceğini düşündü.
Oysaki HIZLIYSAN YAKALA'nın önde boş kalacağını biliyorduk.. Sonlarda çok güzel atağa kalksa da rakibini geçemedi.
İLK PARILTI çok çok daha iyi bir at, tamamen jokey hatasından kaybetti, öndeki at da aksine tamamen gidişattan kazandı.





Son ayakta ise; KAPAKLICAN gruptan üstündü evet ama Ankara'da çok fazla boş kaldığı için tereddütlerim vardı.
Bu kez de boş kaldı ama mesafe biraz daha uzuyordu ve Kocaeli kumu artık daha zorlaşmıştı..
Safkan yine de elinden geleni yaptı ama dışarılardan fazla koşsa da YEŞİLKALE'ye direnemedi.. UÇANBİLGİN ise klasik 2.3.yine..
Burada hayal kırıklığı SUNGURLU oldu.. Çünkü Mehmet çok doğru binişle rakibinin ensesindeydi ama safkan işlemedi.





Sonuç olarak biraz nefes aldık, umarım bu hafta 1-2 kayda değer altılı daha yakalarız..




İstanbul tahminlerim için şablon 13.00'te, yorumlarım ise 13.45'te eklenecektir..